6495 SAYILI KANUN MEMUR SİCİL AFFI KONUSUNDA NELER GETİRMEKTEDİR?

GİRİŞ

Bilindiği üzere, 6495 sk.nın 43. Maddesi ile 5525 sayılı Memurlar İle Diğer Kamu Görevlilerinin Bazı Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun’ a Ek Madde 1eklenmiştir.

Bu yasal değişiklik, ilgililerce tam olarak anlaşılamamıştır. Büromuza yoğun olarak başvurular ve sorular gelmesi nedeniyle, konuyu kısaca açıklama zorunluluğu doğmuştur.

Makalemizde öncelikle sicil affı konusunda mevzuattan bahsedilecek, bilahare, hangi personelin hangi fiillerinin kapsamda olduğu açıklanacak ve değişikliğin anlamından bahsedilecektir.

 

Yazımız bilimsel bir eser olmayıp, yalnızca konunun ilgililerini aydınlatma muradı ile kaleme alındığından, herkesin anlayabileceği bir usul ve üslup kullanılmıştır.

İLGİLİ KANUNLAR

A. 4455 Sayılı Memurlar İle Diğer Kamu Görevlilerinin Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun

Bazı kamu görevlilerinin bazı disiplin cezalarının affını öngören Kanun 3 Eylül 1999 Tarihli Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe girmiş ve 5637 sayılı kanun ile ilga edilmiştir.

B. 5525 Sayılı Memurlar İle Diğer Kamu Görevlilerinin Bazı Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun

Bazı kamu görevlilerinin bazı disiplin cezalarının affını öngören Kanun 4 Temmuz 2006 Tarihli Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Yazımızın açıklamayı umduğu değişiklik, mezkur kanuna Ek Madde ihdas etmek suretiyle, 6495 sayılı kanunla gerçekleştirilmiştir.

KAPSAM

A.  Kişi Bakımından

Kural olarak, tüm kamu personeli af kanunlarından yararlanabilir. Ancak:

1. 926 s. Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’ na, 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu’ na, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu’ na ve 357 sayılı Askeri Hakimler Kanunu’ na tabi kimseler (5525 sk.nın 3. Maddesi ve 4455 sk.nın 3. Maddesi Nedeniyle),

2. 2802 s. Hakimler Ve Savcılar Kanunu’ na tabi kimseler, aşağıda “Konu Bakımından” başlığı altında açıklanacak cezalar için (5525 sk.nın 1. Maddesi ve 4455sk.nın 1. Maddesi Nedeniyle),

3. 2556 s. Hakimler Kanunu’ na tabi kimseler, aşağıda “Konu Bakımından” başlığı altında açıklanacak cezalar için (4455 sk.nın 1. Maddesi Nedeniyle),

4. Emniyet hizmetleri sınıfına dahil personel ile çarşı ve mahalle bekçileri, aşağıda “Konu Bakımından” başlığı altında açıklanacak cezalar için (5525 sk.nın 1. Maddesi Nedeniyle),

5. Kamu görevlisi olsa dahi (Örneğin Avukatlar), Meslek Örgütleri tarafından haklarında disiplin cezası verilen kimseler (Danıştay 8. Dairesinin 2000/ 2537 – 5508 Esas – Karar Numaralı, 25.9.2000 Tarihli Kararı),

Af kanunlarından yararlanamaz.

B. Zaman Bakımından

Hangi tarihlerde verilen disiplin cezalarının af kanunları kapsamına girdiğini ortaya koymak gerekmektedir.

5525 sk.nın 1. Maddesine göre, 23.4.1999 ila 14.2.2005 Tarihleri arasında işlenmiş fiillerden dolayı verilmiş disiplin cezaları affedilmiştir.

4455 sk.nın 1. Maddesine göre, 23.4.1999 Tarihinden önce işlenmiş fiillerden dolayı verilmiş disiplin cezaları affedilmiştir.

Dikkat edilmelidir ki, af kanunlarıdisiplin cezasının verildiği tarihi değil, disiplin cezasına neden olan fiilin gerçekleştirilme tarihini esas almaktadır. Örneğin 1.1.2005 Tarihinde işlenen fiil nedeniyle, disiplin cezası 1.8.2005 Tarihinde verilmiş ise dahi ceza affedilmiştir.

Bu nedenledir ki her iki af kanununda da af kapsamında olan filer hakkında artık soruşturma yapılamayacağı ayrıca ve açıkça belirtilmiştir.

C. Fiil Bakımından

Kural olarak her tür disiplin cezasını gerektiren fiil affedilmiştir. Ancak:

Devletin Şahsiyetine Karşı İşlenen Suçlar,

Zimmet,

İrtikap,

Rüşvet,

Hırsızlık,

Dolandırıcılık,

Sahtecilik,

İnancı Kötüye Kullanma ,

Dolanlı İflas,

Resmi İhale ve Alım Satımlara Fesat Karıştırmak,

Kaçakçılık,

Devlet Sırlarını Açığa Vurma,

Fiilleri nedeniyle uygulanan meslekten çıkarma cezaları af kapsamı dışındadır. Ayrıca ve açıkça belirtmek gerekir ki, bir Danıştay kararında da belirtildiği üzere, yukarıda sayılan fiiller nedeniyle meslekten çıkarma cezası dışında bir disiplin cezası uygulanmış ise bu disiplin cezası da af kapsamındadır.

Yine belirtmek gerekir ki yukarıda sayılan disiplin suçlarının bir kısmının 1.6.2005 Tarihinde 5237 saılı Türk Ceza Kanunu’ nun yürürlüğe girmesiyle ismi ve içeriği önemli ölçüde değişmiştir.

D. Konu Bakımından

Kural olarak, meslekten çıkarma dahil olmak üzere her tür disiplin cezası affedilmiştir. Ancak:

1. 2802 s. Hakimler Ve Savcılar Kanunu’ na tabi kimselerin, yer değiştirme ve meslekten çıkarma,

2. 2556 s. Hakimler Kanunu’ na tabi kimselerin meslekten çıkarma,

3. Emniyet hizmetleri sınıfına dahil personel ile çarşı ve mahalle bekçilerinin meslekten çıkarma,

Disiplin cezaları af kanunları kapsamı dışındadır.

DEĞİŞİKLİĞİN ANLAMI

Kısaca af kanunlarından bahsettikten sonra, af kanununda neden değişiklik öngörüldüğüne değinmek gerekmektedir.

Örneğin Gazi Üniversitesi’ nde memur olan A, 2.2.2003 Tarihinde işlediği bir fiil nedeniyle kınama cezası almış olsun. 5525 sk.ya göre A’ nın cezası af kapsamında olduğu için bu ceza, A’ nın başvurusu olmasa dahi hükümsüz kalır ve özlük dosyasından çıkarılır.

Ancak A, 2.2.2003 Tarihinde işlediği fiil nedeniyle devlet memurluğundan çıkarma cezası alsaydı durum farklı olacaktı. Şöyle ki: A, disiplin cezası affedildiğiiçin, görevine dönme muradıyla Gazi Üniversitesi’ ne dilekçe ile başvuracaktı.

Gazi Üniversitesi’ nin A’ yı tekrar göreve almasındaki yetkisi takdir yetkisi midir yoksa bağlı yetki midir?

Bu soruya Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı 2006/ 1 Sayılı Genelgesi ile cevap vermiştir. Genelgeye göre burada bağlı yetki değil takdir yetkisi mevcuttur ve Gazi Üniversitesi A’ nın talebini bir açıktan atama talebi olarak değerlendirecektir. Böylece A’ nın talebi kadro, ihtiyaç ve sair yönlerden incelenerek Gazi Üniversitesi’ nce bir karar verilecektir.

Danıştay’ ın kabulü de bu yöndedir. Af kanunlarından önce yürürlüğe giren ve benzer mahiyette olan 3817 sayılı kanunun uygulanmasında Danıştay 12. Dairesiidarenin yetkisinin bağlı yetki olmadığına fakat takdir yetkisi olduğuna karar vermiştir.

Yine 4455 sayılı kanunun uygulanması hakkında tereddüde düşülerek Danıştay’ dan görüş sorulmuştur. Danıştay 1. Dairesi 2000/ 33 – 42 Esas – Karar Numaralı ve 28.3.2000 Tarihli kararı ile idarenin takdir yetkisi olduğu sonucuna ulaşmıştır.

Danıştay uygulaması 5525 sk. için de bu şekilde devam etmiştir (Bakınız: Danıştay 12. D.nin 22.4.2011 Tarih ve  2009/ 556 E. 2011/ 1887 K. Numaralı kararı; Danıştay 12. D.nin 5.4.2010 Tarih 2008/ 6666 E. 2010/ 1838 K. Numaralı Kararı).

Örneğimize dönersek, A, görevine dönmek için başvuru yaptığında Gazi Üniversitesi A’ nın görevine dönmesini olumlu görür ise sorun yoktur. Ancak olumsuz görürse A için disiplin cezasının affını sağlayan kanunun hiçbir anlamı yoktur.

Bu nedenle 6495 sk. İle Ek Madde 1, 5525 sk.ya eklenmiş ve idarenin yetkisi takdir yetkisi olmaktan çıkarılarak bağlı yetki haline getirilmiştir. İdare sadece ilgilinin memuriyete giriş koşullarını hala taşıyıp taşımadığına, ilginin durumuna uygun boş kadro ve pozisyon olup olmadığına, ilgilinin bu kadro ve pozisyon için gerekli koşulları taşıyıp taşımadığına ve müracaatın süresinde olup olmadığına bakacaktır.

Yani örneğimizdeki A, daha önce görevine başlamak için Gazi Üniversitesi’ ne yaptığı başvuru reddedilmiş olsa hatta bu ret işlemine karşı dava açıp da davası reddedilmiş olsa dahi, ikinci bir başvuru yaparak – diğer koşulların da bulunması halinde – görevine dönebilecektir.

6495 sk.nın gerekçesinde de örneğimizdeki A ile aynı durumda olanların göreve alınmasında kadro sınırlamasının uygulanmamasının amaçlandığı belirtilmektedir.

Bu başvurunun, kanunun yayımı tarihi olan 2.8.2013 Tarihinden itibaren üç ay içerisinde, yani 4.11.2013 Tarihine kadar yapılması gerekmektedir. Her ne kadar31.8.2013 Tarihli Resmi Gazete’ de yayınlanan Başbakanlık Genelgesi’ nde 1 Kasım 2013 Cuma günü mesai bitimine kadar başvuruda bulunulması gerektiği belirtilmiş ise de kanaatimizce Genelge’deki değerlendirme hukuka aykırı olup başvurunun son günü 4.11.2013’ tür.

Avukat Erdem Serdar VURGUN

 



 
JoomlaWatch Stats 1.2.8b by Matej Koval